5 Aralık 2012 Çarşamba

KISA BİR MOLA VE AŞK-I İSTANBUL

   Selam ile...
   Bildiğiniz üzere yakın zamanda bir tatil yaptığımı söylemiştim. Evet ! Kafa dinlemelik bir tatile çıktım. Dinleyebildim mi? Ehh... Ben nereye gitsem yoğunluğumu oraya götüren biriyim. Anneme benzedim de diyebilirim :)
   Eşimle birlikte planladığımız haftasonu tatili suya düşünce, oturup sil baştan bir plan yapmam gerekti. Hadi bismillah deyip, gideceğim gün dahil, iki hafta boyunca her türlü işimi halletmeye çalıştım ve nihayet o otobüse bindim. Nasıl olduğunu anlamak biraz uzun sürdü ama benim yanımda yoğunluğumla yolculuk ettiğim otobüsten indikten hemen sonra ortaya çıkacaktı :)
   Ayrılıklar eşim ve benim için zulümdür ! Tam olarak böyle. Evleneli onüç ay kadar olup, bu süreçte onsuz dört kez yolculuğa çıktım. Şartlar gerektirdi de diyebiliriz. O AŞTİ bize daralırdı bu vedalarda. Uçak yolculuğunu sevmediğim ve dahi fobim olduğu için pek yakınımdaki havalimanına uğramaz, her defasında uzun yolları yoldaş edinirim kendime. E reva mı bu bize? Hayır tabii... Ben otobüs yolculuğunda hastalanıyorum bir kere! Hem de en sıkıntılısından. Elhamdulillah, bu sefer hastalanmadım. Ayrılırken bir yanımı bıraktım Ankara'da ama O'nun bana geleceği Pazar gününü iple çektim. Ve bir haftasonu olmasa da Pazar'ın tadını çıkarabildik.



   Görülene izah gerekmez biliyorum.
   Benim tatilim İstanbul olur. Şükürler olsun. Öyle de oldu. Bir kez daha gitmek nasip oldu güzel İstanbul'uma. Bir kez daha geçtim karşıya vapuruyla. Bir kez daha attım martılara taze simidi. Eminönü'ndeki Tarihî Hafız Mustafa Şekerlemecisine uğradım yine. Balatta Nev-i Kafe'de kahvaltı yaptım Haliç'e nazır. Ortaköy'e yürüdüm ilk günki gibi. Yorulmadım hiç :) Ben İstanbul'da hep yürürdüm zaten. Hiç sıkılmadan...
   Kadıköy'ü gezdim yine. Boğa'ya çıktım, sağa Bahariye'ye tırmandım. Moda'da dayıma giderken köşebaşındaki Papatya Fırın'ın taze tahıllı ekmeklerinden ve birazda poğaçalarından aldım. Afiyetle yedik sonra :)
   Üsküdarsız olmaz dedim. Moda'dan tramvaya, tramvaydan sarı Üsküdar dolmuşlarına bindim. Çınaraltında indim. Üsküdar'ı izledim doya doya. Bi balık ekmek yedim. Arkadaşlarsız olmaz dedim, onları da bekledim. Gezdim gezdim gezdim... Bi baktım Kız Kulesi...
   Dedim, "Sen ne nasiplisin... Yıllardır izliyorsun bu şehri...". Dedi "Sen de nasiplisin, hiç sevemeyen var bu şehri."
   Sustum. Yüzümde onu ilk gördüğümde kalan bir tebessümle... Bu şehir bana aşktı, biliyordum ve yine yaşıyordum. Hamdettim çokça...
   Ve gezdiğim, baktığm, sevdiğim her yeri fotoğrafladım. Buyrun siz de:














   Ben fotoğafları öyle büyük keyifle çektim ki...
   Umarım siz de izlerken keyif almışsınızdır. Hoş, konu İstanbul olunca keyif almamak ne mümkün ! :)

   Sevgiler herkese...

26 yorum:

  1. Ah Büşracım okurken bende senin kadar heyecanlandım, ve dahi sınav döneminde olduğumuzdan dahil olamadık malesef :/ yanıbaşımdaki İstanbul'u yoğunluğumdan ihmal etmeme içerledim :)
    Fotoğrafları izlemek çok keyifliydi, emeğine sağlık...Selamlar,Sevgiler...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merve...
      Çok koşturmacalı yoğun bir İstanbul oldu.
      İyi geldi elhamdulillah ama uğrayamadım biliyorsun size.
      Bir dahaki sefere inşallah kardeşim ;)
      Güzel yorumun için teşekkür ederim.

      Sil
  2. Hepsi çok güzel. İstanbul olunca güzel olmaması mümkün mü? Ama ben de hep kapalı havalarda gidiyorum İstanbul'a şöyle günlük güneşlik fotoğraf çekmek nasip olmuyor hiç :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Di mi yani? :)
      Çok dua etmiştim giderken Allahım hava açık olsun diye.
      Öyle oldu elhamdulillah.. Darsı size...

      Sil
  3. bir İstanbullu olaraktan İstanbulumu çok seviyorum :))
    çok güzel kareler...
    teşekkürler...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bir İstanbullu olmadığım halde İstanbullu memleketim kabul ediyorum.
      Zira Rabbim her hayrı bana orada verdi. Kıymeti bilinesi şehir...
      Teşekkürler Şirine :)

      Sil
  4. seninle birlikte yolculuk yaptım sanki okurken
    istanbul ayrı güzel ,bursa ayrı,memleketimin çoğu yeri çok güzel her yeri diyemeyeceğim ama :)
    Küçük Mutluluklar Dükkanı

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Eyvallah Başak...
      Her memleketin ayrı bir ruhu var elbet.
      Allah nimetlerine görebilen gözler versin bize :)

      Sil
  5. Neredeyse ağlıcağım yahu :) ne güzel anlatmışsın İstanbul'u , özellikle resimlerine bayıldım,hele o balıkçıların olduğu resim sanki ordaymışım gibi oldum.Sağolasın hergün canlı görmek,resimdeki gibi heyecanlandırmıyor insanı,farklı bi duygu :) birdaha ama eşinle gelmen dileği ile :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ağlama yaa :) Bende daha bi dolu fotoğraf var. Demek onları da eklesem neler olacak.Elbette her zaman görülen bi zaman sonra aynı tadı vermeyebilir.Ama konu İstanbul olunca öyle değil :) Bi dahaki sefere eşimi kareleyebilirim umarım. Sevgiler...

      Sil
  6. Harika fotoğraflar,
    Bloguma beklerim,
    Sevgiler,
    Sena

    senasensoz.blogspot.com

    YanıtlaSil
  7. CANIM ÖZLEMİŞİM SENİ ÖNCEDEN TAKİBE ALMIŞTIM GİDEYİM HALİNİ SORAYIM DEDİM PASTADAN YEDİM GÜZEL AYETİDE ALDIM OKUDUM.GEZİMİDE YAPTIM.
    BANADA ÇAY İÇMEYE BEKLERİM:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürler canım :)
      İnşallah bende gelirim...

      Sil
  8. 48 saat oldu post girmiyosun
    bak merak içindeyim :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Henüz geldim. Bir koşturmaca içinde dahayım ki sorma.
      Kargomu da perşembe akşam aldım.Daha post yapıcam :)
      Ama ne zaman bilemiyorum... Zor vesselam...

      Sil
  9. İstanbul'a aşık olmayan biri onu tadamaz, anlayamaz..
    Tebrikler fotoğraflar iyi olmuş!
    :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Öyle be Beyza...
      Teşekkür ederim seninle daha nice fotoğraflı günlere...

      Sil
  10. anladım anladım sen 21 aralığa hazırlanıyosun
    sende şirince köyüne gidicen dilmii :)
    tom cruse benden selam söyle bari :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kıyamet gününe hazırlandığım doğrudur da Zeynep, o günün bilgisi ancak Allaha aittir :) Hakkıyla iman edenlerden kılsın Rabbim bizi. Bu arada Tomu görürsem söylerim :P

      Sil
  11. ben bu yazıyı okurken ben yazsam kadar olurdu dedim kendimi o kadar buldum
    ben istanbulda doğmuş büyümüşş 23 yaşında evlenince aşkı uğruna başka bi şehre göç etmiş bir istanbul aşığıyım..ve istanbula kendim zorunda kaldığım o ayrılık hissi hiç bişeyin tam olmayışı hep üzdü beni ya istanbul olmuyo yada eşim ben ikisini aynı anda istiyorum oysa ki..ve uçak fobisi uzun yollar daha iyi..!! esraa

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ne de benziyormuşuz meğer :) Zordur istanbul'lu yazılar yazmak aslında. Hakkını veremeyeceğimden korkarım. Saatlerce düşünerek yazarım. Ama sonunda okuduğumda yüzümü gülümsetiyorsa "tamam" derim, "işte bu"... Sana da ben gibi hissettirdiyse ne mutlu. Allah ağzının tadını bozmasın Esra...

      Sil
  12. Ah, ah. İçim cız etti!!! Nede güzel anlatmışsın o güzeller güzeli şehri!!! O kadar özledimki!!!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hissettirebildiysem ne mutlu bana.
      İnşallah en yakın zamanda kavuşursun İstanbula :)

      Sil